Irk ve Demokratik Toplum

0 out of 5

180,00 126,00

Modern antropolojinin kurucusu Franz Boas’ın Irk ve Demokratik Toplum çalışması ırk, kültür ve demokrasi arasındaki çok yönlü bağların güçlü bir incelemesidir. İnsan davranışının ve toplumsal rollerin biyolojik bir belirleyicisi olarak ırkın hâkim kavramlarına meydan okuyan Boas, bir dizi deneme ve konferans aracılığıyla, tarihsel olarak ırkçılığı ve toplumsal hiyerarşileri meşru kılan sözde bilimsel iddiaları titizlikle ortadan kaldırırken kültürel farklılıkların doğuştan gelen ırksal özelliklerin bir sonucu olmadığını, bunun yerine tarihsel ve çevresel faktörler tarafından şekillendirildiğini savunur. Bireylerin ırksal ya da etnik geçmişlerinden ziyade, katkılarından dolayı değer gördüğü gerçek anlamda demokratik bir toplumun inşa edilmesinde entelektüel özgürlüğün ve eğitimin önemine dikkat çeker. Irk ve Demokratik Toplum, ırkçılığa karşı süregelen mücadelelerin ve demokratik toplumlarda sosyal adalet arayışının kavranmasında önemli bir kaynak olmaya devam etmektedir.

İçindekiler | Kitaptan Bir Bölüm | Dizin

  • Yazar: Franz Boas
  • Başlık: Irk ve Demokratik Toplum
  • Kitabın Özgün Adı: Race and Democratic Society (New York: J.J. Augustin, 1945)
  • ISBN: 978-625-94851-8-8
  • İngilizce Aslından Çeviren: Feride İlknur Makta
  • Editör: Talha Dereci
  • Redaktör: Şevval Naz Ertik
  • Son Okuma: M. Utku Yeşilöz
  • Kapak Resmi: Gustav Mützel, Asiatiska folk (1904)
  • Sayfa Tasarımı: Turgut Üneli
  • Sayfa Sayısı: 248
  • Kitap Boyutları: 13,5 x 21 cm.
  • Basım Tarihi: Eylül 2024 [1. Basım]
  • Dizi Bilgisi: Akademim-42 | Antropoloji-04

Açıklama

Franz Uri Boas, 1858’de Kuzey Ren-Vestfalya’nın Minden kasabasında, ticaretle uğraşan Yahudi bir ailede dünyaya geldi. 1848 Devrimleri ile ortaya çıkan özgürlük hareketlerini benimseyen bir aile ortamında büyüdü. Meslek hayatına doğa bilimlerinin felsefi ilkelerini benimsemiş bir fizikçi olarak başlayan Boas; yeni-Kantçı idealist akımın ve özellikle Alman filozof Wilhelm Dilthey’ın etkisinde kaldı. Keil Üniversitesi bünyesinde deniz suyuna yönelik optik algıları ele aldığı çalışmasıyla doktora derecesini aldı. Heidelberg Üniversitesi ve Bonn Üniversitesi’ndeki fizik ve coğrafya öğrenimlerinin ardından ilgisi etnolojiye ve antropolojiye kaymaya başladı. Bu yönelimde Baffin Adası’na yaptığı ve Eskimoların çeşitli yönlerinin açıklanmasında kültürel etkenlerin çevresel etkenlerden daha önemli olduğu görüşüne vardığı gezinin payı büyüktür. Boas, Rudolf Virchow ve Adolf Bastian ile antropometri üzerine çalışmalar yürüttü. Özellikle Eskimo ve Kızılderili halkların etnografisi üzerinde incelemelerde bulundu. Yahudilere yönelik siyasal kısıtlamalar nedeniyle 1887 yılında ABD’ye yerleşen Boas, Clark Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi’nde çalıştı. ABD’deki en eski antropoloji bölümü olan Columbia Üniversitesi Antropoloji Bölümünü kurdu ve Alfred Kroeber, Robert Lowie, Margaret Mead, Ruth Benedict ve Edward Sapir gibi antropologlarca temsil edilen bir ekol ve kürsünün oluşmasında önemli rol oynadı. Modern antropolojinin kurucusu olarak bilinen Boas’ın katkıları, alan araştırması ve sistematik veri analizinin yanı sıra emik bakış açısıyla ele aldığı dil, kültür ve kimlik etrafında rölativist bir çerçevede şekillendi. Yirminci yüzyılın ortalarından itibaren antropologlar ve sosyal bilimcilerde hâkim olan; “ırk”lar arasındaki farklılıkların fizyolojik bir “kader”den ziyade belirli tarihsel olayların bir sonucu ve “ırk”ın kültürel bir yapı olduğu yönündeki görüş büyük ölçüde Boas’ın etkisidir. 1942 yılında New York’ta yaşamını yitiren Boas’ın bazı çalışmaları şu şekildedir: The Limitations of the Comparative Method of Anthropology, Race, Language and Culture, Mind of Primitive Man, Primitive Art, Anthropology and Modern Life ve Race and Democratic Society.

Hoşunuza gidebilir…